Bulgular, dünya çapında 333 milyon çocuğun aşırı yoksulluk içinde yaşadığını gösteriyor; son on yılda neredeyse 50 milyonluk bir düşüş yaşandı.
Ancak raporun yazarları, üç yıl boyunca Kovid-19’la ilgili aksaklıklar olmasaydı milyonlarca kişinin daha aşırı yoksulluktan kurtarılması gerektiğini söylüyor.
‘Sessiz ilerleme’
UNICEF Genel Direktörü Catherine Russell, salgının etkisinin yanı sıra çatışma, iklim değişikliği ve ekonomik şokların çocuk yoksulluğunu sona erdirme yolunda ilerlemeyi “durdurduğunu” söyledi.
Aşırı yoksulluğun temel nedenleriyle mücadele ederken, tüm çocukların eğitim, beslenme, sağlık ve sosyal koruma dahil temel hizmetlere erişimini sağlamak için çabaların iki katına çıkarılması çağrısında bulundu.
Artık bu çocukları terk edemeyiz” dedi.
Afrika’nın Sahra’nın güneyindeki kısmı en sert darbeyi aldı
Rapor, dünya nüfusunun yalnızca üçte birini oluşturmalarına rağmen çocukların dünya çapında aşırı yoksulların yüzde 50’sinden fazlasını oluşturduğunu gösteriyor.
Aşırı yoksulluk içinde yaşayan çocukların yaklaşık yüzde 90’ı Sahra altı Afrika’da veya Güney Asya’da yaşıyor. Sahra Altı Afrika, 2022’de yüzde 40 ile hem en yüksek orana hem de yüzde 71’in üzerinde aşırı yoksul çocukların en büyük payına sahip; on yıl önce yüzde 55’in biraz altında olan bu oran önemli bir artış.
Yazarlar, hızlı nüfus artışının ve ‘sınırlı’ sosyal koruma önlemlerinin bu yüksek artışa katkıda bulunduğunu söylüyor. Bu arada, Orta Doğu ve Kuzey Afrika dışındaki dünyanın diğer tüm bölgelerinde aşırı yoksulluk oranlarında “sürekli bir düşüş” görüldü.
Çatışmanın etkisi, eğitim eksikliği
Raporda, kırsal bölgelerde yaşayan çocukların ve reisinin çok az eğitim aldığı veya hiç eğitim almadığı hanelerde yaşayan çocukların aşırı yoksulluktan “önemli ölçüde daha fazla etkilendiği” belirtildi.
Çatışmalardan etkilenen ülkelerde tahminen her üç çocuktan biri son derece yoksul hanelerde yaşarken, “kırılgan olmayan ülkelerde” on çocuktan biri yaşıyor.
Geriye dönmek
Rapor, mevcut azalma hızıyla, 2030 yılına kadar aşırı çocuk yoksulluğunu sona erdirmeye yönelik Sürdürülebilir Kalkınma Hedefi’ne (SDG’ler) veya SDG 1’e ulaşılamayacağı konusunda uyarıyor.
Bu hafta başında İnsan Hakları Konseyi’nde konuşan BM İnsan Hakları Yüksek Komiseri Volker Türk, dünyada bu hedefe yönelik yetersiz ilerlemeyi “insan hakları konusunda korkunç bir kolektif başarısızlık” olarak nitelendirdi.
Bu konu, dünya liderlerinin Sürdürülebilir Kalkınma Hedeflerine giden yolun orta yolunu tartışacağı BM Genel Kurulu Üst Düzey Haftası’nın (18-22 Eylül) gündeminin üst sıralarında yer alacak.
Üst düzey haftanın başlangıcında, bir Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri zirvesi, on yedi hedefe yönelik eylemleri hızlandırmayı amaçlayacak ve bir siyasi deklarasyonun kabul edilmesi bekleniyor.